Hz. Resulullah (s.a.a) ve Ehlibeyt'inden bize ulaşan en önemli ilim, irfan ve maneviyat hazinelerinden birisi de hiç şüphesiz dua, münacat ve ziyaret metinleridir. Bu metinler bize Rabbimizle nasıl münacat etmemizi öğretmenin yanı sıra en derin tevhidî ve irfanî gerçekleri de içinde barındırnmaktadır. Bu konuda geçmişten günümüze kadar birçok eser yazılmıştır. Ancak bu eserlerin arasında belki de en meşhur ve en çok kabul gören eser Mefâtihu’l-Cinan kitabıdır. Ehlibeyt Mektebi'ne mensup eserlere aşina olan kimseler, bu eserin ve müellifinin değerine vâkıftırlar.
Bu kıymetli eser, mukaddes muhtevasının yanı sıra müellifinin de büyük ihlâsından olsa gerek, yazıldığı günden beri kendisinden önce ve sonra, mevzusunda yazılan eserlerin hemen hepsini gölge altında bırakmış ve çeşitli ülkelerde Ehlibeyt dostları arasında yaygınlaşarak müminlerin elinde dolaşan vazgeçilmez bir eser hâline gelmiştir. Öyle ki, hemen her evde Kur'ân-ı Kerim'in yanı sıra bir Mefatihu'l-Cinan kitabını da görebilirsiniz.
Mefâtihü’l-Cinan kitabının büyük bir bölümü dualardan, diğer bir bölümü ziyaretnamelerden oluştuğu için değerli mütercim tarafından ilk önce dua ve sonra da ziyaret hakkında kısa bazı bilgilendirmeler yapılmıştır. Ayrıca merhum müellifin kısaca biyografisi, çeviri hakkında bazı notlar ve okurların istedikleri şeyi daha rahat bulabilmeleri için alfabetik fihrist eklenmiştir.
Mefatihu'l-Cinan kitabı şu ana başlıklardan oluşmaktadır:
Allah'ım! Seni şahit tutuyorum ve Sen şahit olarak yetersin; bütün melekleri ve göklerde sakin olanları, arşını taşıyanları, meb'us kıldığın (gönderdi..