Makalat C.3
- Stok Durumu: Stokta var
- Model: i316
Allah�a doğru ilahî bir yolculuğa çıkan veya çıkmak isteyen bir sâlik için sırat-ı müstakîm şeklinde adlandırılan doğru yolu tanımak ve bu yol üzerinde nasıl hareket edileceğini bilmek bir zorunluluktur. Bu aynı zamanda Allah�a doğru ilahî bir yolculuğa koyulmuş olan sâlik için en büyük nimet ve son derece önemli bir başarıdır. Nitekim O, Resûl-u Ekrem hakkında hakkında şöyle buyurmaktadır: "Gerçekten sen, gönderilen (elçi)lerdensin. Dosdoğru olan bir yol üzerinde." Elbette doğru yol, nimetlerin kaynağına ve kendisinden başka bir nimetin bulunmadığı nimete ulaştırması bakımından en büyük nimettir. Acaba yüce Allah�ın yakınlığını elde etmekten, O�nun cömert yüzüne tanıklık etmekten, cemâlinde seyre koyulmaktan, O�nu görmekten, O�nun yüzünde yok olmaktan ve O�nun ebediliğiyle ebedilik kazanmaktan daha büyük bir nimet olabilir mi?